Dünyanın en garip yerleri

1. Sahra’nın Gözü, Moritanya

Moritanya Sahra Çölü’nde bulunan bu arazi, dünyanın en güzel jeolojik mucizelerinden biri sayılmaktadır. Çölün ortasında göz şekline benzeyen bu yerin çapı 50 km civarındadır.



Eskiden bu oluşumun, bir göktaşının yüzeye düşmesi sonucunda oluştuğu düşünülürken, şu anda bilim adamları önceki görüşleri reddederek ederek toprağın erozyonu ile böyle bir doğal güzelliğin oluştuğunu belirtiyorlar.

Moritanya, resmi adıyla Moritanya İslam Cumhuriyeti, bir kuzeybatı Afrika ülkesidir. Batısında Atlas Okyanusu, güneybatısında Senegal, güneydoğu ve doğusunda Mali, kuzeydoğusunda Cezayir, kuzeyinde ise Batı Sahra yer alır. Sahra Çölü ya da Büyük Sahra Çölü, dünyanın en büyük sıcak çölü olup, Afrika’nın kuzeyinde, kıtanın ortası ile kuzeyini ayıran 9.000.000 km² büyüklüğünde dev bir çöldür.

2. Büyük Mavi Delik, Belize

Büyük mavi çukur olarak de bilinen, Belize açıklarında bulunan bu büyük sualtı obruğu veya deniz çukuru, Belize City’den 70 km uzaklıkta bulunan Lighthouse Resifi’nin merkezinde bulunur. Amerika’nın Belize Eyaleti’nin açıklarında bulunmaktadır.



Çapı 0,4 km olan bu kusursuz bir daire şeklindeki delikte suyun derinliği 145 metreyi buluyor. Dairenin koyu renge çalması, bu coğrafi oluşumun çevresiyle arasında derinlik farkının olmasından kaynaklanmaktadır.

Belize, Orta Amerika’da yer alan bir ülkedir. Kuzeyinde Meksika, batı ve güneyinde Guatemala, doğusunda ise Karaib Denizi yer almaktadır. 1973’e kadar İngiliz Honduras’ı olarak bilinen ülke 1981 yılında bağımsızlığını ilân etmiştir. 300 metre çapında ve 124 metre derinliğindeki delik dairesel bir biçimdedir.

3. Cehennem Kapısı, Türkmenistan

Türkmenistan’da bulunan bu arazi sınırsız bir metan gazı rezervine sahiptir. Kaynaklara göre, 35 yıl önce gaz elde etmek için, bu bölgede kazı çalışmaları yapan jeologlar çok derine giderek metan gazının yüzeye çıkmasına sebep olmuşlar.



Jeologlar korkudan ekipmanlarını bile almadan bölgeyi terk etmişler. Bu yaşananlardan sonra, metan gazının bölgedeki insanları zehirlememesi için, rezervi yakmaya karar vermişler.

Rezerv o günden beri hiç durmadan yanmaya devam ediyor. Orta Asya ülkelerinden olan Türkmenistan güneyden İran, batıdan Hazar denizi, kuzeyden Kazakistan, kuzeydoğudan Özbekistan, güneydoğudan Afganistan’la çevrilidir.

4. Erebus Buz Kayaları, Antarktika

Dünya üzerindeki en soğuk kıta olan Antarktika’da bulunmaktadır. 20 metre yüksekliği bulunan, bu kayalar sönmüş bir yanardağın parçalarıdır.



Zamanında buradan meydana çıkan lavlar Satürn, Jüpiter ve Neptün yüzeyindeki görüntüleri hatırlatıyor.

Antarktika, Güney Yarımküre’nin en güneyinde bulunan ve Güney Kutbu’nu içeren kıtadır. Afrika ve Okyanusya’nın güneyinde olan ve içinde ülke bulunmayan tek kıta. Dünyanın en kurak yeridir, kıtanın bazı yerlerine 2 milyon yıldan bu yana yağmur düşmemiştir.

5. Şeytan Kayalıkları, Avustralya

Devil’s Marbles olarak da adlandırılan kayalıklar, birbirini şekillendirerek tuhaf bir biçimde yerleşmişlerdir. Devils Marbles, Aborjinler tarafından Karlu Karlu olarak adlandırılıyor.



Alice Springs’in 393 km kuzeyinde, Tennant Creek kasabasının 114 km güneyinde olan çoğu yuvarlak görünümlü devasa kayalar dikkate değer bir manzara sunuyor. Bu granit kayalar güneş ışığı altında esrarengiz görünüm sergiliyorlar.

Bu kırmızı granitten oluşan dev kayaların boyutu 50 santimetreden 60 metreye kadar değişebiliyor.2008 yılında buranın gerçek sahiplerine mülkiyeti iade edilmiş ve devlet 99 yıllığına kiralayıp kamu ziyaretine açmış.

Bilim adamları Karlu-karlu kayalıklarının bu halini, milyonlarca yıl önce erimiş magmanın kum taşı ile birleşerek, soğumasının ardından aldığını belirtiyorlar.

6. Kamış Flüt Mağarası, Guilin, Çin

Çin’in kuzeybatısındaki Guilin şehrinin merkezinden yaklaşık 6 km uzaklıkta yer alan Reed Flute Mağarası (Türkçe anlamı : Kamış Flütü Mağarası veya Ney Mağarası), dünyanın uzun mazisinin günümüze getirdiği muhteşem güzelliklere şahitlik edilebilecek muhteşem bir mağara.



180 milyon yaşında ve 240 metre derinliğe sahip kalker mağarasında kireçtaşı oluşumları, sarkıt ve dikitler, değişik kaya şekilleri mağaranın içinin renkli aydınlatmasıyla mağarayı büyüleyici adeta değişik bir hale sokuyor.

1940 yılına kadar bilinmeyen mağara bu tarihten sonra 1. Dünya Savaşında Japon birlikteliklerinden kaçan mültecilerin bu mağaraya sığınmasıyla tekrar keşfedilmiş ve günümüzde Guilin bölgesinin en fazla turist çeken yerlerinden biri haline gelmiştir.

1962 yılında halkın ziyaretine açılan Reed Flute Mağarası aynı zamanda doğal sanatlar sarayı olarak da bilinmektedir.

Bu yeri dünyaca ünlü yapan ise kendine özgü yapısı ve renkli aydınlanmasıdır. Mağaranın adı ise, sarkıtlarının bir müzik enstrümanı olan flüte benzerliğinden dolayı verilmiş. 240 metre uzunluğunda olan bu jeolojik oluşumun tarihi ise M.Ö. 792 Yılına dayanıyor.

7. Uyuni Tuz Gölü, Bolivya

Bolivya’ya 10 bin km alanı kapsayan bu yer, dünyada en büyük kurumuş tuz gölü olarak bilinmektedir.



Bolivya ‘nın güneybatısında, 3.653 m yükseklikte bulunur ve Titikaka Gölü ile beraber Altiplano Platosu’nun tabiat açısından doruk noktası olarak kabul edilir.

Yağmur yağdığında bu çorak tuz gölü, dev bir ayna gibi gözükmektedir. Bolivya ya da Çokuluslu Bolivya Devleti bir Güney Amerika ülkesidir. Güney Amerika devletlerinden birisi. Batısında Şili ve Peru, kuzey ve doğusunda Brezilya, doğusunda Paraguay, güneyinde Arjantin yer alır. Vizesiz ülkeler arasında yer alır.

8. Antilop Kanyonu, Arizona, ABD

Antilop Kanyonu, ABD’nin güneybatısındaki en çok ziyaret edilen ve en çok resmi çekilen kanyondur ve Arizona eyaletinde bulunuyor. Asırlarca yağmur suları kayalıkları şekillendirerek bu ilginç forma kavuşmasını sağlamış.



Kanyon ilginç fotojenik kaya oluşumlarıyla dikkat çekiyor. Navajo kum fırtınalarının sebep olduğu erozyon sonucu meydana geldiği belirtilen kanyonu şekillendiren etken etkili yağışlar ve yağışlardan beslenen akarsular.

Güçlü akıntıların taşıdıkları kaya parçacıkları ve kumlar kaya gövdelerini aşındırırken, derin ve düz hatlar ortaya çıkartmış. Her yıl dünyanın dört bir tarafından binlerce turistin ziyaret ettiği Antelope Kanyonu’ndaki ışık oyunlarının ortaya çıkarttığı manzaralar görenlere, “bunlar gerçek mi?” dedirtiyor.

Kış ayları Antilop kanyonu gezmek için en uygun zaman, çünkü yağış olmuyor. Yazın ise aniden bastıran yağmurlar ve sel suları bu yarıkları dakikalar içinde taşıdığı taş ve toprakla beraber doldurabiliyor. Güvenlik nedeniyle kanyonlarırehbersiz gezmek yasak.

9. Çikolata Tepeleri, Filipinler

50 km alanı kapsayan bu yer Filipinler’de bulunmaktadır. Tahmin edeceğinizin aksine, burada çikolata yoktur, sadece kuraklık döneminde bu tepeler çikolata kıvamında kahverengi rengini almaktadır.



Filipinler’de bulunan bu sıradışı bir coğrafik oluşum, yaklaşık 1268 koni şekilli aynı boyutlarda tepelerden oluşuyor. Bu yer Bohol eyaletinin bayrağında da tasvir edilmiştir.

10. Taş Orman, Madagaskar

Taş Orman (Stone Forest), Madagaskar Adası’nın batısında bulunan Melaky bölgesinde bulunuyor. Milyonlarca yıl süren erozyonlar sonucunda, yatay ve dikey jeolojik oluşumlar halinde ortaya çıkan bu karstik plato, oldukça keskin ve iğne ucu gibi sivri yüzeyli kayalıklardan ve mağaralardan oluşmuştur.



Yeral adı olan “Tsingy” kelimesi, Madagaskar dilinde “çıplak ayakla yürünemeyen yer” anlamına geliyor. Büyük ve sivri kayalar, kanyonlar, mağaralardan oluşan bu ilginç bölge UNESCO Dünya Mirası olarak kabul edilmiş. Kalkerden oluşmuş bu tuhaf orman uzun ince 666 km alanı kapsıyor. Bu coğrafi bölgede çok nadir hayvan türleri bulunmaktadır. Beyaz lamurlar en sık görülen türdür. Beyaz lamurlar en sık görülen türdür.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

731.Birim ve Deneyleri

Akıl Almaz Deneyler, İşkenceler ve Gaz Odaları: Ürkütücü Bilgilerle Nazi Katliamları

İkinci Dünya Savaşı’ndaki Garip Olaylar